top of page

Zamansızlık Zamanı


Bu daha çok bir Dünya Çağından başka birine geçiş zamanıdır. Kadimlerin verdiği mesaj, geleceğe nasıl gireceğimize ilişkin yaptığımız tercihle ilgilidir. Direnmek ya da kabul etmek yönündeki hareketimiz bu geçişin katalizmik değişiklikler ya da aşama aşama huzur ve sükunet içinde gerçekleşip gerçekleşmeyeceğini belirleyecektir.

Kendi kendimizi yok etme yolundan geri dönüp, onun yerine varolan her şeyle bütünleşmeye bilincimizi açmamız gerektiğini fark edebilmeliyiz. Felaketlerle yok edilmiş dört büyük uygarlık vardı. Onlar her bir döngünün, insanlığın kolektif bilincine doğru giden yolda sadece bir aşama olduğuna inanıyorlardı. Gelecekteki değişiklikler, tüm insanlığa büyük uyum ve merhameti gösterecek yeni bir uygarlık yaratmak için bilincimizin evrilmesinde bir kuantum sıçraması yaratacak. Bizi kendi tavırlarımızla yüzleşmeye zorlayacak bir karanlık çağ içerisindeyiz. Kendimize şöyle bir bakıp diğer insanlara, doğaya ve içinde yaşadığımız gezegenimize karşı davranışlarımızı çözümleyeceğiz. Bu, tüm insanlığın bireysel bilinçleri ile değişme ve ilişkilerimizdeki korkuyu ve saygısızlığı yok etme kararlarını vereceği zaman olacak.

Ruhsal olarak yeniden doğuş anımızda ortaya çıkacak değişikliklerin farkına varmamız, uygarlığımız için belki de son fırsat. Zamansızlık Zamanı” dediğimiz şeyi yaşıyoruz. Bu kısa ve yoğun bir evrim dönemidir. Ana değişimlerin içerisinde bizi gerek bireysel gerekse insanlık olarak yeni bir evrim çağına iteleyecek büyük değişikliklerin yer alacağı bir dönem. Güneşin manyetik alanında ki değişiklikler, dünyanın yörüngesinde değişikliğe de yol açıyor. Bu hareket yüzünden büyük felaketler doğuyor. Galaksinin “soluması” gibi evrensel süreçlerin asla değişmeyen döngüleri vardır. Değişen şey yalnızca oradan geçen insanoğlunun bilincidir. Gezegenimiz, Güneş ve Galaksi yeninin doğum sancısı çekiyor. Bilimin tümü, dinlerin hepsi, hayatın tümü etkilenir. Bir sebep için buradayız. Vakit artık nakit demek değildir. Zaman artık ruhla ölçülmekte. Dünyalar arası zaman boyunca bir çok insan, birçok kişisel değişikliklerden geçecektir. Bu değişiklikler çok fazla ve farklı olacaktır. Bütün bu buraya ne öğrenmek ve ne deneyimlemek için geldiğimizin bir parçasıdır. İlişkilerin bitmesi, yaşanan evin veya yerin değişmesi, mesleğin veya işin değişmesi, davranış veya düşüncelerde değişimler bu değişikliklere örnek olabilir. Hem Hopiler hem de Mayalar bir Dünya Çağının sonuna yaklaşmakta olduğumuzun farkındalar. Ama Hopiler herhangi bir zaman dilimi belirtmezken Mayalar belirtmiş. Yanlı her iki durumda da Hopi ve Maya büyükleri her şeyin sona ereceğini kehanet etmemişler. Daha ziyade bu bir Dünya Çağından diğerine geçiş zamanıdır. Verdikleri mesaj, bizi bekleyen geleceğe nasıl gireceğimizin kararını vermekle ilgilidir. Ya direniş ya da kabulleniş ile olacak olan geçişimiz geçişin afetimsi değişikliklerle mi yoksa kademeli bir huzur ve sakinlik içersinde mi olacağını belirleyecektir. Aynı tema, Siyah Geyik’ten Güneş Ayısına kadar pek çok Yerli Amerikan kahinlerinin kehanetlerinde görülmektedir. Eğer algı kapılarını temizlersek her şey insana, gerçekte olduğu gibi, sonsuz görünecektir. İnsan kendi içine öyle kapanmış ki her şeyi kendi mağarasının dar yarığından görüyor. Bireysel olarak hepimizi etkileyecek kararlar verme arifesindeyiz. Eğer bu negatif nefret yolunda, göze göz dişe diş yolunda, doğayı mahvetme, korku ve egoizm yolunda gitmeye devam edersek doğrudan yok oluş ve kaos dönemine gireriz. Bu gezegen ve ırkı olarak yok olup gideriz. Ama eğer büyük bir organizmanın parçası olduğumuzun bilincine varır, birbirimize saygı, gezegenimize şükran duyarsak, o zaman doğrudan pozitif büyüme dönemine,ulaşırız diyorum. Bu değişim zamanında ne olacağı bize bağlıdır. Bir acı ve yok oluş dönemine mi gireceğiz, yoksa bir sonraki aşamamıza daha yaklaşarak pozitif bir bilinç içinde kendimizi birleşmiş mi bulacağız?

Yorumlar

5 üzerinden 0 yıldız
Henüz hiç puanlama yok

Puanlama ekleyin
  • TikTok
  • Instagram
  • Twitter
  • Spotify
  • Apple Music
bottom of page